Deprem Sonrası Sahte Barış
Mart ayında Myanmar‘ı vuran deprem, binlerce insanın ölümüne yol açtı. Askeri rejim, isyancılara karşı operasyonları durduracağına ve yardımların ulaşmasını sağlayacağına dair söz vermişti. Ancak bu söz, gerçeklerden çok uzaktaydı. Ateşkes umutları, askeri yönetimin ihlalleri ile gölgelendi.
BBC muhabiri Quentin Sommerville, Karenni eyaletinde 10 gün geçirerek gerçekleri ortaya çıkardı. Ekibi, sivilleri ve isyancı savaşçıları hedef alan roket ve havan saldırılarına tanık oldu. Bu saldırılar, ateşkes anlaşmasının açık bir ihlaliydi ve rejimin vaatlerinin boş olduğunu kanıtlıyordu. Myanmar ordusu, depremin yarattığı kaosu fırsat bilerek saldırılarına devam etti.
BBC, Myanmar’da Tanık Oldu
Deprem, Myanmar‘ı zaten zor bir dönemde vurdu. Etnik gruplar ve genç isyancılar, ülkenin büyük bir bölümünü kontrol altına almıştı. 2021 darbesinden bu yana, aralarında çocukların da bulunduğu on binlerce insan hayatını kaybetti. Bu acımasız saldırılar, insan hakları ihlallerinin boyutunu gözler önüne seriyor. Ülke, derin bir insani kriz ile karşı karşıya.
İhlaller ve Acı Devam Ediyor
Birleşmiş Milletler, depremin iki milyon insanı daha yardıma muhtaç hale getirdiğini açıkladı. Myanmar halkı, hem depremin yıkıcı etkileriyle hem de askeri rejimin zulmüyle mücadele ediyor. Uluslararası toplum, bu krize acil müdahalede bulunmalı ve Myanmar halkına destek olmalıdır. Yardımların ulaştırılması ve şiddetin sona erdirilmesi hayati önem taşıyor.
Umutlar Yıkılıyor
Ateşkes ihlalleri, Myanmar‘daki durumu daha da karmaşık hale getiriyor. BBC‘nin ortaya çıkardığı gerçekler, askeri rejimin vaatlerine güvenilemeyeceğini gösteriyor. Barış umutları, şiddet sarmalında kayboluyor. Myanmar‘ın geleceği belirsizliğini koruyor.